Tekrarlayan Tüp Bebek Başarısızlığı

Çocuk sahibi olmak için tüp bebek denemesi yapan çiftler, gebelik elde edilmediğinde hayal kırıklığı yaşayarak tedaviyi tamamen bırakabiliyor. Ancak tekrarlayan tüp bebek başarısızlıklarında, buna neden olan etkenlerin belirlenmesi ile ileri tetkik ve modern uygulamalar sayesinde bebek sahibi olunabiliyor.

Tekrarlayan tüp bebek başarısızlığı, ard arda 3 tüp bebek tedavisi sonrasında gebeliğe ulaşılamaması durumudur. Gebeliğin elde edilememesinde karşılaşılan en sık sorun, çiftlerde herhangi bir sorun yokken iyi bir embriyo gelişememesidir. Her hastanın standart protokollere, daha önceden kestirilebilen aynı cevabı vermesi mümkün değildir.  Bu nedenle protokol ve ilaç değişiklikleri ya da destek tedaviler ile yumurta kalitesini artırmaya yönelik yaklaşımlar daha iyi embriyo elde edilmesini sağlamaktadır.

Tedavilerde gebelik oranlarının yüksek olması için rahim zarı kalınlığının belli bir oranda ve düzenli olması gerekmektedir. Tekrarlayan tüp bebek başarısızlıklarında rahim zarı detaylı olarak incelenmelidir. Gerekirse ilaçlı rahim filmi tekrar çekilmeli, mümkün ise 3 boyutlu ultrason ve histeroskopi ile rahim zarı değerlendirilmelidir. Eğer yapılan tetkiklerde miyom, polip veya rahim zarında yapışıklıklar saptanırsa mutlaka tedavi edilmelidir. Ayrıca ilaçlı rahim filminde veya ultrasonda yumurta kanallarında sıvı toplanması görüldüğü takdirde, yeni bir deneme öncesi bu yumurta kanalı çıkarılmalı veya bağlanmalıdır.

Rahim ile ilgili tekrarlayan tüp bebek başarısızlıklarında pek çok yönteme başvurulabilmektedir. Bunlar arasında, rahim zarına tedavi öncesi biyopsi yaparak tutunmayı artırmak ve rahim zarını transfer öncesi bazı uyarıcı moleküller ile yıkayarak tutunmayı arttırmak gösterilebilir. Maalesef ki bu uygulamaların kanıtlanmış olarak başarıyı arttırdıkları bilimsel çalışmalarda net gösterilememiştir. Embriyo ile ilgili faktörler göz önüne alındığında ise tekrarlayan tüp bebek başarısızlıklarında ise;

5. gün embriyo transferi, embriyo kültürü ve embriyonun kalın kısmının inceltilmesine başvurulur. Embriyo için yapılan bu uygulamalarında 5. Gün embriyo oluşturmak dışında diğer yöntemlerin etkinliği tam olarak kanıtlanamamıştır.

Tekrarlayan tüp bebek başarısızlığı olan çiftlerde diğer incelenmesi gereken bir konu da çiftlerin kanından bakılacak olan genetik incelemelerdir. Çiftlerde olabilecek çeşitli genetik anormallikler gelişen embriyonun tutunmasını engelleyebilmektedir. Bu gibi durumlarda embriyolara yapılacak genetik inceleme ile sağlıklı embriyoların rahime yerleştirilmesinden yararlanılmaktadır.

Aslında genetik incelemeler dışında, tüp bebek tedavisinin daha ilk basamağında çoğu problem tam olarak tanı konulup tedavi edilebilir ise hastaların başarısız deneme sonrası hayal kırıklıkları çok aza indirgenmiş olacaktır.

EMBRİYO DONDURMA

Tüp Bebekte Embriyo Dondurma İşlemi

Tüp Bebek Laboratuvarlarında 20-25 yıldır uygulanmakta olan embriyo dondurma ve çözme yöntemi ile son yıllarda geliştirilen yeni teknikler sayesinde çok daha yüksek oranda gebelikler elde etmek mümkün olmaktadır. Bunun nedeni de dondurma tekniği ile çift için bir kez toplanan yumurtalardan birkaç kez transfer yapma şansı

(tüp bebek denemesi) doğması ve böylelikle toplam gebelik oranın artmasıdır. Dünya da ilk dondurulmuş embriyo bebeği de 1984 de doğmuştur. Embriyolar tüm gelişim evrelerinde dondurulabilir. Embriyolar koruyucu bir sıvı ile karıştırılarak cam tüplere konulur ve sıvı nitrojen içerisinde -196 derecede dondurularak saklanır. Dondurulan embriyolar çözülecekleri zaman sıvı nitrojen den çıkarılır, oda ısısında çözülür, koruyucu sıvıdan ayrılarak özel bir kültür ortamına alınıp,  inkübatore konulur. Aynı gün iyi görünen embriyolar transfer edilebilir. Biz merkezimizde vitrifikasyon yöntemi ile çoğunlukla 3.gün ve 5.gün embriyolarını dondurmaktayız. 3.gün embriyoları çözüldükten sonra bazen aynı gün, bazen de (hastanın özelliğine göre) 2 gün bekleyip 5.güne giden embriyolar transfer edilebilir.

Embriyo dondurmanın avantajları  nelerdir?

Hastanın durumuna göre taze siklusta en fazla 1 veya 2 embriyo transfer edilebilir. Eğer hastada fazla sayıda embriyo oluşmuşsa uygun olanlar daha fazla kullanılmak üzere dondurulur. Dondurulup çözüldükten sonra embriyoların yaşama olasılığı, embriyo kalitesi, dondurma evresi, dondurma tekniği, genetik faktörler ve merkezin
embriyo dondurma başarısı oranlarına bağlı olarak değişmektedir. Merkezimizde dondurulmuş embriyoların çözme sonrası canlı kalma olasılıkları %90 civarındadır. Bu yolla elde edilen embriyolarla yapılan transfer sonrası gebelik şansı ise kadın yaşına bağlı olarak değişmektedir.

Hangi durumlarda embriyo dondurma yapılır:

–         Embriyo transferinden sonra geriye kaliteli embriyolar kalmışsa

–         Tedavi sırasında kanamalar olursa

–         Kullanılan ilaçlara bağlı olarak özellikle polikistik over sendromlu hastalarda gelişen aşırı yumurtalık uyarılması (OHSS) durumunda da tüm embriyolar dondurulabilir.

–         Rahmin içini saran endometrium dokusunun yeteri kadarı transfere uygun olmadığının tespit edilmesi durumunda

–         Rahim içi operasyon gereken vakalarda (endometrial polip, myom, yapışıklık)

–         Kemoterapi veya radyoterapi gerektiren kanser tedavilerinden önce

Dondurulan embriyoların çözülerek transfer edilmesi çiftlere çok daha az harcama yaparak neredeyse taze bir denemeye yakın gebelik şansı sunar. Üstelik uzun süreli ilaç kullanımı, yumurta toplama ve mikroenjeksiyon işlemlerine de gerek kalmaz.

Hastanın dondurulmuş embriyolar için transfere hazırlanmasındaki amaç rahim iç zarının hazırlanması ve yeterli kalınlığa ulaşmasıdır. Bunun için değişik yöntemler tercih edilebilir. İlaçsız uygulamada hastanın yumurtlama takibi yapılıp, rahim iç zarının kendi halinde kalınlaşması beklenir. Yumurtlama günü saptanarak kaçıncı gün embriyosu dondurulmuş ise ona göre transfer planlaması yapılır. Bu takip sırasında kan hormon düzeylerini (E2, LH, Progesteron) incelemek de önemlidir.

Hazırlanmış transfer ayları ise genellikle düzensiz adet görenlerde, ileri yaş grubunda tercih edilmektedir. Estrojen bantları ya da hapları ile rahim iç zarı kalınlığı 7-8 mm’ye ulaşana kadar ultrasonla takip edilir ve sonrasında da diğer hormon ilaçları tedaviye eklenerek transferi planlanır. Her iki yöntemle de gebelik başarısı aynıdır.

Yapılan çalışmalarda bu yolla doğan bebeklerde anomali yönünden risk artışının olmadığı gözlenmiştir. Bilimsel çalışmalar dondurulmuş embriyoların 10 – 15 sene gibi çok uzun süre sonra çözüldüğünde bile sağlıklı gebelik şansı verdiğini göstermiştir. Ancak ülkemizde sağlık bakanlığının ilgili yönetmeliği gereğince embriyolar en fazla 5 yıl saklanabilmektedir. Yasal olarak her yıl embriyoların saklanmasına devam edilmesi için eşlerin dilekçe ile başvuru yapması gerekmektedir. Bir yıl sonunda başvuru yapılmadığı takdirde bir ay beklenir ve embriyolar yasal olarak imha edilir.

Sayfayı paylaşın